Anasayfa - Site Haritası - E-Mail - İletişim - English
KURUMSAL
Urfa İsot Biberinin Özelliklerinin Belirlenerek Pazar Potansiyelinin Artırılması Projesi Toplantısı Yapıldı

Urfa İsot Biberinin Özelliklerinin Belirlenerek Pazar Potansiyelinin Artırılması Projesi Tanıtım Toplantısı GAP Bölge Kalkınma İdaresi toplantı salonunda gerçekleştirildi. 28 Haziran Salı günü saat 14.00'te gerçekleştirilen toplantıya ulusal ve yerel basının ilgisi büyüktü.

GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı tarafından desteklenen ve Harran Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen Urfa İsot Biberinin Özelliklerinin Belirlenerek Pazar Potansiyelinin Artırılması Projesi Ceylanpınar Biber Üreticileri Birliği ile işbirliği içerisinde gerçekleştirildi. Proje kapsamında, GAP BKİ toplantı salonunda akademisyenler ve biber üreticilerinin katılımıyla isot biberinin ayırt edici nitelikleri, pazarlama kapasitesi ve markalaşma potansiyeli anlatıldı. 28 Haziran saat 14:00’te GAP İdaresi Başkanlığı toplantı salonunda gerçekleştirilen toplantıya ulusal ve yerel basının ilgisi büyüktü.

GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı tarafından desteklenen ve Harran Üniversitesi tarafından 18 ay içerisinde gerçekleştirilen Urfa İsot Biberinin Özelliklerinin Belirlenerek Pazar Potansiyelinin Artırılması projesinin sonuç toplantısına; GAP İdaresi Başkanı Sadrettin Karahocagil, Başkan yardımcısı Mehmet Açıkgöz, Harran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Taşaltın, Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Salih Aydemir, Gıda Mühendisi Prof. Dr. Ferit Atasoy, Harran Üniversitesi Öğretim Görevlileri, GAP İdaresi Yönetici ve Uzmanları ile birlikte çok sayıda ulusal ve yerel basın mensubu katıldı.

GAP BKİ Başkanı Sadrettin Karahocagil, toplantıda yaptığı konuşmada, bölge halkının vazgeçilmez damak tatlarının başında gelen isotu uluslararası pazarda da tanıtmak istediklerini söyledi.

Harran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Taşaltın da, bölgede daha çok pamuk ve mısır gibi geleneksel ürünlerin yetiştirildiğini söyledi. Bölgeye has yetişen isotun yeterli tanıtımının yapılması halinde ürün deseninin de bir süre sonra tamamen değişebileceğini kaydeden Taşaltın, talebe bağlı olarak da isotun fiyatının ortalama 3 kat artabileceğini vurguladı.

Söz konusu proje ile; Şanlıurfa İsot Biberinin ayırt edici niteliklerini belirleyerek, pazarlama kapasitesi ve markalaşma potansiyeline destek sağlayarak, bu ürünün üretimi ile uğraşan aile ve/veya işletmelerin ekonomik gücünün artırılması amaçlanmaktadır. Proje sonuçlarından bazıları aşağıda verilmektedir:

  • Baharatlarda gıda güvenliği açısından en önemli sorunu aflatoksin problemi oluşturmaktadır. Aflatoksin açısından “güvenilir baharat” (isot ve kırmızı pul biber) üretebilmek için;

• Hasatı ve taşınması sırasında, kurutulması süresince biberlerin zedelenmesini neden olacak hareketlerden kaçınılmalıdır.

• Taze biberler büyük yığınlar halinde ve çuvallar içerisinde uzun süre bekletilmemelidir.

• Üretime başlamadan önce, zedelenmiş, parçalanmış özellikle de çürümüş taze biberlerin uzaklaştırılması gerekmektedir.

• Biberler mümkün olduğunca küçük parçalara ayrılmalı ve ince serim yapılmalıdır.

• Biberlerin kurutulması sırasında toprakla temas kesinlikle engellenmeli, olabildiğince temiz ortamlarda (mesela damlarda), temiz bir bez üzerinde kurutulmalıdır.

  • Baharatların kalite parametrelerini belirleyen faktörlerden bir taneside renktir. Baharatların renk kalitesinin özellikle yüksek sıcaklığa bağlı oksidasyondan kaynaklandığı belirlenmiştir. Bu nedenle baharatların üretimi sırasında uzun süren yüksek sıcaklık uygulamalarından kaçınılması gerekmektedir. Geleneksel isot üretiminde uygulanan sıcaklık renk kalitesi açısından ideal olduğu saptanmıştır.
  • Biber baharatlarında vakumlu olmakla birlikte rutubet, ışık ve oksijen gibi bozulmaları tetikleyen dış faktörler karşı da etkili bir şekilde bariyer görevini yapabilen paketleme sistemlerinin kullanılması gerekmektedir.
  • Gerek taze Urfa biberinin gerekse elde edilen her üç biber baharatın da Scoville acılık ölçeğine göre ‘orta acı’ olduğu belirlenmiştir. Ayrıca Urfa taze biberinin önemli miktarda toplam şeker içeriğine sahip olduğu da saptanmıştır. Bu nedenle ulusal düzeyde  “isot acıdır” algısının doğru olmadığı belirlenmiştir. Bununla beraber isot değişik tat, renk ve acılıklarda üretilebilmektedir. Diğer taraftan isotun sadece çiğ köftede kullanıldığı yönünde de yaygın bir kanaat vardır. Oysaki isot her türlü yemeklerde kullanılabilmektedir. Ayrıca isot tüketiciler arasında çok büyük oranda baharat olarak kullanılmaktadır. Bu algılara bağlı olarak isotun kullanım alanları ve amaçları daralmakta, bu doğrudan tüketim miktarlarını etkilemekte ve pazar ile beraber pazarlama sorununu ortaya çıkarmaktadır. Bu konularda bilgilendirme amaçlı tanıtım yapılmalıdır. Doğrudan hedef kitleye yönelik tanıtımlar, reklamlar, TV ve radyo programları, fuarlar gibi yerlere katılım sağlanmalıdır.

Ayrıca, isot üretiminde renk, kalite ve paketleme gibi konularda fiyat farklılaşması sağlanabilir. Bu durumda değişik gelir grubunda yer alan tüketicilere yapılan satış hacimlerinde artış sağlanabilir.

Fotoğraflar

 




Haber Tarihi : 29 Haziran 2016 - Okunma Sayısı : 3017